Yıkmak insanlara yapmak gibi kıymet
mi verir?
Emin ol onu en çolpa herifler de
becerir.
Sade sen gösteriver ''işte budur
kubbe'' diye,
İki ırgatla iner şimdi Süleymaniye
Ama gel kaldıralım dendi mi, heyhat o
zaman.
Bir Süleyman daha lazım yeniden bir
de Sinan.
Mehmet Akif Ersoy
İnşaa edilmeyen proje anca resimdir,
duvarınıza asarsınız demişti bir hocamız. Başarılı bir mimar
olmanız yetmez, insanları başarılı bir mimar olduğunuza
inandırmanız da gerekir. Şey, tabi bazen bu kandırmaca mutlu
sonla bitmez. Philip Johnson , başyapıtı Cam Ev yüzünden
müşterisiyle davalık olmuştu. Yine Le Corbusier Villa Savoye
yüzünden müşterisiyle kanlı bıçaklı olmuştu.
Mimarı bir başyapıt için bir
Süleyman lazım, bir de Sinan.
Barselona'ya imzasını atmış Antoni
Gaudi'nin Süleymanı ise Eusebi Güell'di.
Casa Batllo, Casa Mila, Park Güell ve
elbette Sagra da Familia'dan önce, Gaudi'nin henüz adı sanı
duyulmamışken Eusebi Güell ,Antoni Gaudi'ye inandı.
Aslında inanması için elle tutulur
bir sebebi de yoktu. Gaudi'nin tamamlanmış herhangi bir eseri
yoktu. Casa Vicens henüz proje halindeydi, El Capricho'nun şantiyesi
ise devam ediyordu. Güell, Gaudi'nin adını Paris Dünya Fuarında
sergilenen çalışmalarından biliyordu.
İki adam hemen kaynaşmış olmalı.
İkisi de katalan milliyetçisi ve koyu birer katolikti. Din ve
politika, zaten erkekler için önemli olan başka ne var
ki?Tuttukları takım konusuna hiç girmiyorum, ikisi de katalandı
demiştim.
Aristokrasinin
düşüşü ile birlikte Burjuva onun yerini aldı. Sanatçıları
artık lordlar ve krallar değil, sanayiciler ve tüccarlar
destekliyordu.
Alemin
yeni krallarından , taze zengin Eusebi Güell, kendine bir saray
istiyordu. Bunun için de seçtiği mimar Gaudi'ydi.
O zaman için Barselona'nın varoş bir bölgesinde bir saray inşaa etmek için oldukça küçük bir arsa almıştı, 22mx18m. Ama Palau Güell hakkında okuduğum her yazıda söylenen, Gaudi'nin bu proje için bütçesinin sınırsız olduğuydu.
Daha
mesleğinin başında, 34 yaşında, kendini ispatlamamış bir mimar
için büyük bir proje bana sorarsanız.
Arsa
varoş bir semtte olduğundan önünde büyük bir cadde değil, dar
bir sokak vardı. Bugün bile Gaudi'nin giriş cephesinin şöyle
karşıdan düzgün bir resmini çekmek mümkün değil.
Giriş
cephesinde iki adet kemer vardır. Ne Gotik ne de Endülüs
mimarisine ait olan bu yarım elipslerle Gaudi kendine ait bir yol
çiziyordu. Aristokrasiden Burjuvaya geçiş gibi, Gaudi de Gotikten
bir başka mimariye geçiyordu.
Gaudi'nin
giriş yaptığı bu yeni tarzı Art Nouveau olarak kabul edenler var
ama bence Avrupanın Art Nouveau mimarları kendilerinden utanır.
''Bu art nouveau ise biz neyiz'' diye. İspanyol/Katalan Art
Nouveau'su diyenleri de duydum da...Yok Dudullu Art Nouveau'su demek
istiyorum!
Gaudi
yeni bir yol arayışındaydı. Bunun için Katalan kültüründen,Gotik
mimariden ve çağın tüm nimetlerinden (betonarme) faydalanmakta
kararlıydı.
Giriş
cephesindeki katalan arması Güell'e ortak yanları olan
milliyetçiliklerine göndermeydi. Ön cephenin İtalyan Rönesans
Dönemi Saraylarını anımsatması ise Eusebi Güell'in annesinin
İtalyan kökenli olmasındandı.
Giriş
cephesindeki abartılı demir işçiliği Gaudi'nin daha sonraki tüm
eserlerinde de kendini gösteriyor. Gaudi, nesillerdir bu işi yapan
ustalarla çalışmayı tercih ediyordu. Bizim ofisin ustalarına
''Kapının üzerine demir bir akbaba istiyorum. Bu parmaklıklarda
dönüp dolaşup yılan şeklini alacak. Bacanın tepesine de bir
yarasa'' istiyorum desem muhtemelen suratıma boş boş bakarlar.
Yapı
mimari olarak 3 kat yüksekliğinde bir orta avlu ve ona açılan
odalar şeklindeydi. Gaudi, misafirleri geniş bir salonla
karşılayamıyorsa bile en azından yüksek bir tavanla etkilemeye
karar vermişti. Ayrıca Gotik kiliseleri andıran da bir ambiansı
olduğunu kabul etmek gerek. Hoop geldik mi Gaudi'nin koyu
katolikliğine! Hatta Eusebi piyano çaldığı için ona bu iç
atriuma bakan dev bir kilise orgu da tasarlamış.
Büyük
salonun tavanının ahşap kaplamasının ne kadar etkileyici
olduğunu düşünsem de sarayın içinin genel olarak pek gaudivari
olduğu söylenemez. Ama şunu aklımdan çıkarmamalıyım sanırım;
Güell Sarayı, Casa Mila'dan Casa Batllo'dan önceydi. Gaudi belki
de daha en başından böylesine farklı yapılarla Eusebi'yi
korkutmak istememişti, ya da kendi de henüz o noktada değildi.
Gaudi'nin
gelecekte varacağı noktaya dair en belirgin ipuçları Güell
Sarayının çatısındadır. Bacalar, Gaudi'nin heykelimsi bacaları.
Bu bacalar zamanla Sagra da Familia'nın kulelerine dönüştü
diyebiliriz sanırım.
Eusebi
Güell, ortaya çıkan sonuçtan çok memnun kalmış olmalıydı ki,
daha sonrasında Antoni Gaudi'nin hamisi ve en yakın arkadaşı
haline geldi. Ama yaşarken hak ettiği popüleriteye ulaşamadı.
Öyle ki Gaudi, bir seferinde Güell'e ''Bazen bu tip mimariden
hoşlananın yalnızca ikimiz olduğunu düşünüyorum'' dedi acıklı
acıklı. Eusebi Güell ise '' Senin mimarinden hoşlanmıyorum, ona
saygı duyuyorum!'' demiş.
Ama
Antoni Gaudi'nin bu kadar az iş yapmasının ve zor müşteri
bulmasının sebebi belki de müşterilerinin önüne koyduğu
maliyet tablosuydu. Yani Güell Sarayı için sınırsız bir bütçesi
olduğunu biliyoruz. Hatta Eusebi Güell'in bir çalışanının
''Ben patronun cüzdanını dolduruyorum, Gaudi de boşaltıyor''
demişliği bile var.
Ondan
sonra vay efendim benim mimarimi beğenmiyorlar. Arkadaş, kapı
kollarını bile özel tasarlamışsın!
Binanın
tarihine dönecek olursak, Eusebi Güell burada 20 yıl kadar kalmış
ama daha sonra Park Güell'e taşınmışlar. İspanya iç savaşı
sırasında bina, karakol olarak kullanılmış. Düşünsenize,
kapısında demirden bir akbaba olan bir karakol !!! Artık elbette
bir müze. Nisan-Eylül arasında pazartesi hariç her gün
10:00-20:00 saatleri arasında, Ekim- Mart arasında ise pazartesi
hariç her gün 10:00-17:30 saatleri arasında ziyarete açık.
Gaudi'nin diğer eserleri kadar popüler olmadığından kapıda çok
büyük bir kalabalıkla karşılaşmazsınız diye tahmin ediyorum.
Kaynak:
http://www.gaudiclub.com/ingles/i_links/i_beat10.asp
http://architecture.about.com/od/greatbuildings/ig/Antoni-Gaud-/Guell-Palace.htm
http://www.barcelonayellow.com/bcn/sights/gaudi-buildings/palau-guell
http://nagihanguneser.com/2011/10/antoni-gaudi/
http://vimeo.com/32463808
http://www.guell.co.jp/
http://www.havetravelfun.com
Wikipedia
Wikipedia
TASCHEN- ANTONİ GAUDİ- Rainer Zerbst
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder